Ürolog

Hipogonadizm: Erkekte Testosteron Düşüklüğü – Prof. Dr. Hakkı Perk

Hipogonadizm (Düşük Testosteron)

Giriş ve Tanımlar

Erkeklik hormonu olan testosteronun düşük seviyede olması hipogonadizm olarak bilinmektedir. Ayrıca testosteron eksikliği sendromu, hipergonadotropik hipogonadizm ve hipogonadotropik hipogonadizm bu problemin diğer isimleridir. Testosteron eksikliği, erkekte düşük testosteron anlamına gelir; testislerden yeterli miktarda testosteron üretilemediği anlamına gelmektedir. Düşük testosteron yani hipogonadizmin bir çok nedeni vardır ve tedavisi nedene yönelik yapılmalıdır.

Belirtilerin başında cinsel isteksizlik (libido kaybı), sertleşme problemi ve yorgunluk vardır. Belirtileri hastanın yaşına ve testosteron düşüklüğünün şiddetine göre değişiklik göstermektedir. Testosteronun %98’i testislerindeki Leydig hücrelerinden salgılanmaktadır. Yetişkin erkeklerde testosteron seviyesi yaşla birlikte azalmaktadır; yaklaşık her 10 yılda %10 azalmaktır. Düşük testosteron, yani hipogonadizm tüm erkeklerin yaklaşık %2’sini etkilerken, 50 ila 79 yaş arasındaki erkeklerin %8’inden fazlasının düşük testosterona sahip olduğu bilinmektedir.

Normalde erkekte testosteron eksikliği demek için kan testosteron seviyesinin 250-300 ng/dL’nin altında olması gerekir. Aslında seviye yerine hastada oluşturduğu olumsuzluklar göz önüne alınarak bir değerlendirme yapılması gerekebilir; zira bazı durumlarda testosteron seviyesi normal hatta yüksek olsa bile reseptör problemi gibi nedenlerden dolayı etkinliği olmayan testosterondan bahsedilebilir. Bu durum bioavailable testosteron oranı gibi yeni bir hesaplama kriterini gündeme getirir.

Erkekte Testosteron Ne İşe Yarar?

Testosteron temel erkeklik hormonudur, yani androjendir. Erkeğe erkeklik özelliklerini veren ve geliştiren hormondur; kadında östrojen neyse erkekte testosteron odur. Özellikle cinsel fonksiyonlar ve sperm üretimi (spermatogenez) için mutlaka gereklidir.

Erkeklerde testosteronun yaptığı başlıca işlevler şunlardır:

  • Cinsel organlar ve üreme organlarının gelişimi
  • Erkekte kas kütlesi oluşumu ve gelişimi
  • Kırmızı kan hücrelerinin üretimi
  • Kemik yoğunluğunun korunması ve gelişimi
  • İyilik hali, kendini iyi hissetme ve günlük ruhsal modun ayarlanması
  • Cinsel ve üreme fonksiyonlarının korunması ve gelişimi

Erkeklerde testosteron vücutta sıkı bir şekilde kontrol edilir. Testislerdeki testosteron üretimi, beyindeki hipotalamustan GnRH (gonadotropin releasing hormon) ile başlar ve beyin-hipofizde günlük ihtiyaç doğrultusunda ritmik olarak LH (luteinize edici hormon) ve FSH (folikül uyarıcı hormon) salgılanmasını sağlar. LH ve FSH da testislerdeki Leydig hücrelerinden testosteron üretimini sağlar. Ayrıca böbrek üstü bezinden de testosteron benzeri DHEA (dehidroepiandrosteron) gibi bazı ürünler salgılanır ve bunların seviyesini kontrol eder. Yeterince salgılanan testosteron da hipotalamus ve LH/FSH üzerinde negatif geri bildirim baskısı yaratır. Bu bölgelerdeki herhangi bir sorun testosteron üretimini olumsuz yönde etkiler. Yani testisler, hipotalamus ve/veya hipofiz bezinde ilgili herhangi bir sorun düşük testosterona (erkek hipogonadizmi) neden olabilir.

Hipogonadizm Yani Düşük Testosteron En Çok Kimleri Etkiler?

Erkekte düşük testosteron yani hipogonadizm, yenidoğandan yetişkinliğe kadar her yaşta erkekleri etkileyebilmektedir. Zaten ortamda testosteron yoksa prostat ve bazı organlar hiç gelişmemektedir.

Düşük testosteron en çok şu kişileri etkiler:

  • Yaşlılar
  • Obezite (şişman olanlar)
  • Kontrolsüz tip 2 diyabet hastaları
  • Uyku apnesi olanlar
  • Böbrek fonksiyon bozukluğu veya karaciğer sirozu gibi kronik hastalığı olanlar
  • HIV/AIDS hastalığı olanlar

Hipogonadizm Yani Düşük Testosteronun Belirtileri Nelerdir?

Yetişkin erkeklerde düşük testosteron, hipogonadizmi düşündüren belirtiler şunlardır:

  • Cinsel istekte azalma (libido)
  • Sertleşme sorunu
  • Koltuk altı ve genital bölgelerdeki kılların dökülmesi ve sertleşmesi
  • Testislerde küçülme
  • Menopozdaki kadınlarda olduğu gibi ateş basmaları
  • Erkek kısırlığına yol açan düşük veya sıfır sperm sayısı (azoospermi)
  • Ruh halinin depresif olması, mod düşüklüğü
  • Konsantrasyon ve unutkanlık gibi hafıza sorunları
  • Vücut yağ oranında artış
  • Erkek meme dokusunda büyüme (jinekomasti)
  • Kas kütlesinde ve gücünde azalma
  • Vücutta dayanıklılık azalması

Çocuklarda düşük testosteron düşündüren belirtiler ise şunlardır:

  • Çocuğun boy uzamasında yavaşlama, kol ve bacaklar vücudun geri kalanıyla orantısız bir şekilde büyümeye devam etmesi
  • Genital bölge kıllarının azalması
  • Penis ve testislerin büyümesinde gerileme ve azalma
  • Ses kalınlaşmasında azalma veya durması
  • Normalden düşük güç ve dayanıklılık

Hipogonadizm Yani Düşük Testosteronun Nedenleri Nelerdir?

Hipogonadizmin ve düşük testosteronun seviyesinin olası birkaç nedeni vardır.

Birincil (primer) testis bozukluğu-yetmezliği (primer testiküler yetmezlik), konjenital (doğumsal) hipogonadizmin nedenleridir:

  • Doğumsal olarak testislerin olmaması (anorşi)
  • İnmemiş testis (kriptorşidizm)
  • Testislerde testosteron üreten Leydig hücre azlığı (hipoplazi)
  • Kromozom bozuklukları: Klinefelter sendromu (erkeklerin fazladan bir X kromozomu ile doğduğu durum; XY yerine XXY)
  • Noonan sendromu (ergenliğin gecikmesine, inmemiş testislere veya kısırlığa neden olabilen nadir bir genetik durum)
  • Miyotonik distrofi (kas distrofileri adı verilen kalıtsal bozukluklar grubu)

Testisleri etkileyen ve birincil primer testis bozukluğuna yol açabilen edinilmiş durumlar şunlardır:

  • Testislerin yaralanması veya çıkarılması
  • Testis iltihabı (orşit). Bu durum genellikle cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon gibi bakteriyel bir enfeksiyonun sonucudur, ancak kabakulak gibi viral enfeksiyonlardan da kaynaklanabilir
  • Testis kanseri veya başka bir kanser için uygulanan kemoterapi veya radyasyon tedavisi
  • Çeşitli nedenlerden dolayı kortizon kullanımı

İkincil (edinilmiş/sekenoder) testosteron yetmezliği, hipogonadizm (beyindeki hipofiz/hipotalamus fonksiyon bozukluğu) olarak adlandırılır:
Bu durum, düşük LH ve FSH seviyeleri nedeniyle hipogonadotropik hipogonadizm olarak bilinir ve dolayısıyla düşük testosteron ve sperm üretiminin azalmasına yol açar.

Sekonder hipogonadizme yol açabilen konjenital-doğumsal nedenler şunlardır:

  • İzole hipogonadotropik hipogonadizm (doğumdan itibaren düşük gonadotropin salgılatıcı hormon seviyelerine neden olan bir durum)
  • Kallmann sendromu (hipotalamusta gonadotropin salgılatıcı hormon üreten sinir hücrelerinin gelişiminin kaybına neden olan nadir bir genetik durumdur; ayrıca koku alma duyusunun kaybına da neden olabilir)
  • Prader-Willi sendromu (hipotalamus disfonksiyonuna neden olabilen nadir bir genetik multisistem bozukluğu)

Sekonder hipogonadizme yol açabilen edinilmiş durumlar şunlardır:

  • Hipopitüitarizm – hipofiz yetmezliği (bu durum, hipofiz bezini etkileyen bir tümör, infiltratif hastalık, enfeksiyon, yaralanma, radyasyon tedavisi veya cerrahi nedeniyle oluşabilir)
  • Hiperprolaktinemi veya prolaktinoma
  • Demir yüklenmesi (demir depolama hastalığı, hemokromatozis)
  • Beyin veya kafa travması
  • Cushing sendromu (aşırı ACTH salınımına bağlı)
  • Karaciğer sirozu (yetmezliği)
  • Kronik böbrek yetmezliği
  • HIV/AIDS gibi bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıklar
  • Alkol bağımlılığı veya alkolizm
  • Kontrolsüz şeker hastalığı (diyabet)
  • Şişmanlık (obezite)
  • Uyku apnesi (obstrüktif uyku apnesi)

Östrojenler, psikoaktif ilaçlar, metoklopramid, opioidler, leuprolid, goserelin, triptorelin ve prostat kanseri için yeni androjen biyosentez inhibitörleri dahil olmak üzere bazı ilaçlar
Normal yaşlanmanın bir sonucu olarak ortaya çıkan bir tür sekonder erkek hipogonadizmi. Yaşlandıkça, testosteron ve/veya sperm üretimini azaltan hipotalamus-hipofiz fonksiyonu ile Leydig hücresi fonksiyonunda bozulma görülür. Yaşlanmaya bağlı düşük testosteron, tip 2 diyabet, aşırı kilo ve/veya obezite olan erkeklerde daha yaygındır.

Hipogonadizm Yani Düşük Testosteron Nasıl Teşhis Edilir?

Düşük testosteron belirtileri varsa, önce detaylı tıbbi geçmiş, kullanılan ilaçlar ve sigara alışkanlığı gibi konular sorgulanır.

Düşük testosteronu teşhis etmek için şu testler yapılır:

  • Kanda total testosteron ölçümü: Testosteron seviyelerinin en yüksek olması gereken sabah saatleri olan 09:00-10:00 arasında iki kan örneği alınır.
  • Kanda LH ölçümü: Bu test, düşük testosteronun nedeninin hipofiz beziyle ilgili bir sorun olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
  • Kanda prolaktin seviyesi ölçümü: Yüksek prolaktin seviyeleri hipofiz bezi sorunlarının veya tümörlerinin bir işareti olabilir.

Hipogonadizm, Düşük Testosteronun Tedavisi Nasıl Yapılır?

Düşük testosteron tedavisinde testosteron replasmanı (tedavisi) birkaç farklı şekilde uygulanır:

  • Testosteron cilt jelleri: Jeli her gün temiz ve kuru cilde sürülerek uygulanır; en yaygın tedavi yöntemlerinden biridir.
  • Kas içi testosteron enjeksiyonları: Enjeksiyonlar 1-2 haftada bir veya 10 haftada bir kas içine uygulanabilir. Ayrıca deri altına yapılan preparatlar da vardır.
  • Testosteron deri bantları: Bu bantlar her gün cilde yapıştırılarak uygulanır.
  • Testosteron pelletleri: Testosteron içeren pelletler her üç ila altı ayda bir deri altına implant şeklinde yerleştirilir. Pelletler, düzenli ve uzun süreli testosteron dozajları sağlar.
  • Bukkal-yanak içi testosteron preparatları: Bunlar, günde iki kez diş etlerine uygulanan yapışkan preparatlardır. Testosteron, diş etleri yoluyla hızla kan dolaşımına geçer.
  • Testosteron burun jeli: Testosteron jeli her iki burun deliğine günde üç kez uygulanır.
  • Ağız yoluyla alınan testosteron tabletleri: Klinefelter sendromu veya hipofiz bezine zarar veren tümörler gibi belirli tıbbi rahatsızlıklar nedeniyle testosteronu düşük olan kişiler için undekanoat adı verilen bir testosteron hapı piyasadadır.

Şu durumlarda testosteron tedavisi tercih edilmez:

  • Prostat kanseri
  • Meme kanseri
  • Kontrolsüz kalp yetmezliği
  • Tedavi edilmemiş obstrüktif uyku apnesi

Testosteron Tedavisinin Yan Etkileri Nelerdir?

  • Yüzde ve diğer bölgelerde akne veya yağlı cilt
  • Ayak bileklerinde ve bacaklarda ödem
  • Prostat problemi yaşayanlarda idrar şikayetlerinde artış; idrar yaparken zorluk
  • Memelerde büyüme veya hassasiyet
  • Uyku apnesi belirtilerinde artış
  • Testislerin küçülmesi
  • Cilde uygulanan testosteron ilaçlarının neden olduğu tahriş

Testosteron Tedavisiyle Ortaya Çıkabilecek Laboratuvar Bulgularındaki Anormallikler

  • Kanda prostat spesifik antijen (PSA) seviyesinde artış
  • Kırmızı kan hücreleri (eritrositler) ve alyuvarlarda artış
  • Sperm sayısında azalma; kısırlığa yol açabilir

Sonuç

Düşük testosteron için tek seferlik bir çözüm yoktur. Ancak düzenli hormon replasman tedavisi cinsel isteği artırmaya, depresyon belirtilerini hafifletmeye ve düşük testosteron yaşayan kişilerde enerji seviyelerini artırmaya yardımcı olur. Tedavi ayrıca kas kütlesini ve kemik yoğunluğunu da artırabilir. Testosteron eksikliği olan erkeklerin ölüm oranı, normal testosteron seviyelerine sahip erkeklere göre önemli ölçüde daha yüksektir.

Düşük Testosteron ve Hipogonadizm Önlenebilir mi?

Testosteron seviyelerini normal tutmaya yardımcı olabilecek yaşam tarzı alışkanlıkları şunlar olabilir:

  • Sağlıklı, doğal ve organik beslenmek
  • Düzenli spor ve egzersiz yapmak
  • İdeal kiloya gelmek ve korumak
  • Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımından kaçınmak
Başa dön tuşu